847 – MÜDDESSİR SURESİ

MÜDDESSİR SURESİ

847 – Ebu Said (radıyallahu anh) anlatıyor: “Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm), (Müddessir suresinin, “Onu sarp bir yokuşa sardıracağım” mealindeki 17. âyetinde geçen (sarp yokuş) kelimesini “Ateşten bir dağdır, kâfır ona yetmiş yılda çıkar, çıktıktan sonra tekrar yetmiş yılda cehenneme geri iner. Böylece cehennemde ebediyyen azab çeker” diye açıklamıştır.”

848 – Hz. Cabir (radıyallahu anh) anlatıyor: “Yahudilerden bir kısmı, Hz. Peygamber (aleyhissalâtu vesselâm)’in bazı ashâbına: “Peygamberiniz, cehennem bekçilerinin sayısını biliyor mu?” diye sordular. Onlar:

“- Şimdilik bilmiyoruz, kendisinden soralım!” diye cevap verdiler. İçlerinden biri Hz. Peygamber (aleyhissalâtu vesselâm)’e gelerek:

“- Ey Muhammed! Bugün ashâbına galebe çalındı” dedi. Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm):

” Ne ile, nasıl galebe çaldılar?” diye sordu.

“- Yahudiler, dedi, onlara: “Peygamberiniz cehennem bekçilerinin sayısını biliyor mu?” diye sordu.

” Peki ne cevap verdiler?”

“- Şimdilik bilmiyoruz, peygamberimizden soralım” dediler. Hz. Peygamber (aleyhissalâtu vesselâm):

” Bir kavme bilmediği şey sorulursa, onlar da: “Bilmiyoruz, peygamberimize soralım deseler bu onlara galebe çalmak mı sayılır hiç? Fakat Yahudiler peygamberlerine (olmayacak şey sormuşlar): “Bize açıktan açığa Allah’ı göster” demişlerdi. O Allah düşmanlarını bana getirin. Ben de onlara cennetin beyaz toprağından sorayım.” dedi.

Yahudiler geldiler ve: “- Ey Ebu’l-Kasım, cehennemin bekçileri kaç tanedir?” dediler. Hz. Peygamber (aleyhissalâtu vesselâm) parmaklarıyla bir on, bir de dokuz göstererek “19” dedi.

“- Evet!” dediler. Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) da onlara:

” Pekala cennetin toprağı nasıldır?” diye sordu. Bir ara sustular. Sonra:

“- Ey Ebu’l-Kasım, bize sen söyle!” dediler. Resülullah (aleyhissalâtu vesselâm):

“- Beyaz undan yapılmış ekmektir.”

Tirmizî, Tefsîr, Müddessir, (3324).

849 – Hz. Enes (radıyallahu anh), Müddessir suresinin 56. âyetinde geçen, “O kendisinden korkulmaya daha lâyık, bağışlamaya daha ehildir” ifâdesini Hz. Peygamber (aleyhissalâtu vesselâm)’in şöyle tefsir ettiğini belirtir: “Cenàb-ı Hakk (burada) buyuruyor ki: “Ben korkulmaya lâyığım, kim benden korkarsa kendine bir başka ilâh edinmesin, onu affetmeye de ben ehilim, (bir başkası affedemez)”.

Tirmizî, Tefsîr, Müddessir, (3325); İbnu Mace, Zühd 35, (4299).