6673 – BİRŞEYİ KIRAN HAKKINDA HÜKÜM

BİRŞEYİ KIRAN HAKKINDA HÜKÜM

6673 – Benî Sûe kabilesinden bir adam anlatmıştır: “Ben Hz. Aişe radıyallahu anhâ’ya: “Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm’ın ahlâkını bana haber ver!” demiştim. Şu cevapta bulundu: “Sen Kur’ân’ın “Ve hiç şüphesiz sen pek yüce bir ahlâk üzerindesin” (Kalem 4) ayetini okumadın mı?” (Aişe radıyallahu anhâ sözüne devamla) dedi ki: “Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm (bir gün) ashabıyla birlikte (hücremde) idiler. Kendisine yemek yapmıştım. Hafsa da yemek yapmıştı. Ama yemeği hazırlamada Hafsa benden önce davrandı. Ben cariyeme: “Git Hafsa’nın yemeğini dök!” dedim. O(nun cariyesi) yemeği Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm’ın önüne tam koyacağı sırada cariyem yetişip ona vurdu ve tabak kırıldı, yemek ortalığa dağıldı. Resûlullah çabuk davranıp (kırıkları) bir araya getirdi, deri sofra üzerine dökülen yemekleri topladı ve (ashabıyla) yediler. Sonra Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm benim kabımı (kırılana bedel, içindeki yemekle birlikte) Hafsa’ya gönderdi ve: “Kırılan kabınız yerine bu kabı alınız, içerisindeki yemeği de yiyiniz” buyurdu.” Aişe devamla der ki: “Ben işlediğim (bu densizliğe hak ettiğim gücenmenin izini) Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm’ın mübarek yüzlerinde hiç görmedim.”